MİLLİ BERABERLİK VE ‘ ORTAK HEDEF’ VAZGEÇİLMEZİMİZDİR.
TÜRK MİLLETİ BU ‘ EŞİĞİ DE AŞARAK’ KUTLU HEDEFE ODAKLANMALIDIR.
Mustafa FINDIK
Türkiye’miz bazı olumsuz gelişmeler ile karşı karşı karşıyadır . Başta gelir dağılımındaki adaletsizlik, devlet kurumlarının müsrifce harcamaları, devlet kadrolarındaki ‘liyakatsiz atamalar’, ideolojik olduğu izlenimi veren ‘kadrolaşmalar’ devlet ihale yasasından kaynaklı adam/şirket kayırmaları anılan olumsuzlukların ilk akla gelenleridir.
Bu olumsuzlukları anlattığımız ‘girizgahtan sonra’ ülkemizde olan olumlu gelişmeleri de zikretmek gerektiği kanaatindeyiz.
Türkiye’miz 1,5 trilyon dolar Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) seviyesine ulaşarak G20 Ülkeleri içerisinde 17. Sıraya yükselmiştir.
Gelir dağılımındaki adaletsizlikten ötürü bu ‘ zenginleşmenin’ halka yansıtılamamış olması tabii ki düzeltilmesi gereken bir çarpıklıktır.
Türkiye’miz savunma sanayiinde katettiği mesafe ile tüm dünya’nın dikkatlerini çekebilmeyi başarmıştır. ABD basını, Rusya basını ve Avrupa basını başta olmak üzere dost,düşman bütün ülkelerin gıpta ve kıskançlıkla izledikleri bir başarı hikayesidir.
Bu milletin evlatları olarak, milletimizin yüksek teknoloji başta olmak üzere elde etmekte olduğu başarılarla daima iftihar etmeliyiz.
TÜRK MİLLETİ HER ŞEYİN EN İYİSİNE LAYIKTIR.
Ülkemizde yaşayan 86 milyon vatandaşımız ve yurt dışında yaşayan 7 milyon vatandaşımız ve ‘300 milyonluk’ Türk Dünyası yeni bir SİLKİNİŞ ve yeniden DİRİLİŞ’ in habercisi olan gelişmelerden elbette mutlu olmalıdır…
Ülke içerisinde, yazımızın giriş bölümünde değindiğimiz ‘olumsuzlukların ‘ ortadan kaldırılması Türkiye Cumhuriyeti Hükümetinin başlıca görevidir.
Asgari ücretlinin yaşam koşulları ve emeklilerin ‘acınacak halde olmaları’ ilgili makamları dikkatlerinden kaçmamalıdır.
1,5 dolar GSYH’ ya ulaşmış bir ekonomiden söz edilen bir ülkede 16 bin ₺’ lik ‘en düşük’ emekli maaşı ve 22 bin ₺’ lik asgari ücret gerçekten çok gülünç kalmaktadır.
DEVLET TASARRUF ETMELİDİR!
Başta makam aracı saltanatı olmak üzere devlet tasarrufa gitmeli, kısıtlı imkanlarla ‘dönüşen’ bir ülke olduğumuzun şuuruyla hareket etmeli ve radikal tasarruf tedbirleri almalıdır.
İnşallah bir gün gerçek olur ama, ‘MERKEL bizi kıskanıyor, Almanya bize gıpta ediyor’ safsatasından vaz geçip ülkemiz kaynaklarının adilce dağılımı için artık bir şeyler yapılmalıdır.
AVRUPA TÜRKLERİ İHMAL EDİLİYOR.
Bu köşeyi takip edenler hatırlayacaklardır , Gurbetçilerimiz aksayan hizmetler ve (daha önce vaat edilenler ışığında) beklentilerinin takipçisi olduk, Başta Yurt dışı hizmetlerinin borçlanılması yoluyla emeklilik (çifte emeklilik) olmak üzere ‘ günlük prim ödemelerinin çok yüksek olmasından kaynaklı’ adaletsizlik ortadan kaldırılmalıdır.
TÜRKÇE YAYIMLAR DESTEKLENMELİ, TEŞVİK EDİLMELİDİR.
Türk Basınının ‘ Amiral Gemisi’ Hürriyet gazetesi olmak üzere günlük gazeteler ‘piyasadan çekilmek zorunda kalmasıyla ’ Türkçe günlük yayına erişim imkanı kalmadı(2500-3000 tirajlı) bir gazete halen yayımlanmaktadır…
Bu hususa yetkililerin dikkatlerini çekmek isteriz. Avrupa Türkleri, Türkçe basın-yayın organlarının eksikliğini hissetmemeli , özellikle yaşadıkları ülkelerde karşılaştıkları sorunların çözümünde faydalı olabilecek Medya organlarına sahip olabilmeli, birbirlerinden haberdar olabilecekleri platformlar erişimleri sağlanmalıdır.
MİLLİ BİR HEDEF, DAYANIŞMACI BİR TOPLUMSAL BİLİNÇ.
VAZGEÇİLMEZİMİZDİR , vatandaşlarını parti, mezhep, köken farkı gözetmeksizin kucaklamalı, var olan kültürel, sosyal bağlarını daha da güçlendirmelidir.
Bu sayede; Türk gençliği geleceğe daha umutlu bir şekilde bakmak, yeni ‘KIZIL ELMALAR’ a yelken açmak için bir motivasyon bulacaktır…













Yorum Yazın
Facebook Yorum