DEVLET BEY, “BU TESLİMİYET” BİZİ NEREYE GÖTÜRECEK?
TÜRKÇÜ-ÜLKÜCÜ ÇİZGİDEKİ MİLYONLAR, MİLLİYETÇİ HAREKETİN TÜRKİYE’NİN GELECEĞİNDE “ETKİN BİR KONUMDA “ OLMASI GEREKTİĞİNE İNANANLAR, “LİDERİN BİR BİLDİĞİ VARDIR ELBET” DİYENLER SİZDEN İZAHAT BEKLİYOR!…
Mustafa FINDIK
Büyük Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti Devleti, ulu önderin kendi ifadesiyle ;
“Bu memleket tarihte Türk’tü, bugün de Türk’tür ve sonsuza dek Türk olarak yaşayacaktır “ sözleri bir asrı aşkın bir süredir rehberimiz, yol göstericimiz olmuştur.
Ne yazık ki günümüz idarecileri bu şuurdan mahrum ve 5 bin yıllık mirasımızı “başkalarıyla paylaşmaya” hevesli görünmektedir.
Ziya Gökalp, Mustafa Kemal Atatürk, Nihal Atsız, Alparslan Türkeş ve “çağdaşları-dava arkadaşları” Türkçülük fikriyatının Anadolu’da hakim unsur olmasının gerekliliğine inanmış ve bu uğurda mücadele vermiş “kutup yıldızlarımızdır”.
Milliyetçi Hareket Partisi de 1960’ lı yılların şartlarında merhum Başbuğ Alparslan Türkeş ve arkadaşlarının öncülüğünde ; Milliyetçiliğin, Türkçülüğün “siyasi bir aksiyon halinde” partileşerek ülkemiz siyasetindeki boşluğu doldurması gayesiyle ortaya çıkmıştır.
* * *
Bu tespitten sonra ülkemizin karşı-karşıya bulunduğu tehlikelere de dikkat çekmek isteriz:
Türkiye coğrafyası, (ülkesi ve milleti ile ) sınırdaşlarımız,komşularımız, uzak komşularımız, ‘kadim düşmanlarımız’ , “bu topraklarda gözü olan, “deniz aşırı müttefiklerimiz dahil tüm devletler”; bir “ütopya peşinde koşan, ideolojisini din yapan ‘sapkın’ ve insanlığı felakete sürüklemekte hiç tereddüt duymayacak olan “ kandan beslenen” soykırımcı devletler tarafından dün olduğu gibi bugün de ‘çekim odağı, cazibe merkezidir…
Sayın Devlet BAHÇELİ , LÜTFEN “ HAREKET’E VE ‘DEVLET’E SAHİP ÇIKINIZ”..
Sayın Dr. Devlet Bahçeli Bey, size milyonlarca milliyetçi-ülkücü’ nün “gönlünden geçen” , cevabını sadece sizin verebileceğiniz bir kaç soru tevdi etmek istiyorum, her ne kadar ülkemizi idare eden irade “resmiyette” siz değilseniz de ; “ domine edici etkiniz” ve siyasal gücününüzün sayısal gücünüzün çok fevkinde olduğu herkesin malümudur…
Şimdi müsadenizle sorularımı(zı) yöneltmek istiyorum:
Soru 1:
5 bin yıllık şanlı Türk tarihinin varisi, son bin yıldır Anadolu’nun hakimi Selçuklu ve Osmanlı İmparatorluklar temelleri üzerinde kurulan Genç, dinamik Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ ni “ milli devlet olmak” vasfından uzaklaştırma istidadı gösteren mevcut hükümeti desteklemekteki ısrarınızın sebebini bizlere ( Türk Milletine) açıklarmısınız lütfen?
Soru 2:
Milliyetçi Hareket ; fikir, kadro, birikim ve fedakarlık bağlamında Ülkeyi idare edebilecek kabiliyet ve beceriye sahip olduğu halde “ÜLKE YÖNETİMİNE TALİP OLMAYIŞINIZI “ Cumhurbaşkanı adayı çıkartmayışınızı nasıl izah edersiniz?
Soru 3:
Yetişmiş Ülkücü kadroların devlet yönetiminde hak ettikleri mevkilere gelemeyişlerinden rahatsızlık duymuyormusunuz?
Soru 4:
15 TEMMUZ 2016 DARBE GİRİŞİMİ (!) SONRASI konjonktürel olarak, ve “ ülke çıkarları için” AKP’ yi destekleyip, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini kabul ettikten sonra , sistemin “ gizli ortağı” , koalisyon ortağı gibi davranıp AKP’ nin ve sayın Erdoğan’ ın yaptığı bütün faaliyet ve uygulamalara kayıtsız şartsız niçin “ EVET” diyorsunuz. Siyasi sorumluluk almadığınız bir sistemde “ eleştiri hakkınızı niçin kullanmıyorsunuz, hükümetin tüm uygulamalarını ‘ adeta ilahi bir emir gibi’ niçin kabul ediyorsunuz.?
Soru 5:
102 yıllık Cumhuriyetimizin, 1944’ den bugüne dek 81 yıllık Türkçü-Ülkücü çizgideki siyasi mücadelenin birikimini, “semeresini” ve ülkemiz menfaatlerine yöneltilebilecek tecrübelerimizi (bu değerlerle pek de barışık-hoşnut olmadığı izlenimi veren) bir siyasi harekete teslim etmekteki maksadınızı gerçekten merak etmekteyiz lütfen izahatta bulunurmusunuz?
Sayın Devlet Bey, bizler şanlı milletimizin bağrından çıkmış Mustafa Kemal Atatürk, İsmet İnönü, Mareşal Fevzi Çakmak, Kazım Karabekir ve yüzlerce dava arkadaşlarının büyük bir cesaretle ve ferasetle adeta “yok olmakta olan bir devleti “ bir rejim değişikliği ve gençlik aşısı ile dirilttikleri “ Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları ve bahusus Milliyetçi-Ülkücü Camia mensupları olarak yukarıdaki soruların cevaplarını sizden istirham ediyoruz…
Unutulmamalıdır ki (Allah korusun) muhtemel bir felaket yaşadığımızda bu iktidarın nemalarından faydalananlar, Londra’ da.cadde satın alanlar, Amerika’ da malikane sahibi olanlar Portekiz , Kanada ve AB’ ye servet kaçıranlar ülkeyi ilk terkedenler olacaktır…
O gün gelmeden Ülkemizin maddi-manevi değerlerini korumak, menfaatlerini gözetmek ve milli bir politika geliştirip uygulamak için MİLLİYETÇİ ÜLKÜCÜ ÇİZGİDEKİ KADROLARIN İŞ BAŞINA GELMESİ LAZIMDIR.
Sayın Devlet Bey, sizin şahsınızın ve temsil ettiğiniz siyasi görüşün “ Türkiye’ nin menfaatleri hilafına” bir davranış içerisinde olabileceğinize ihtimal vermek istemiyoruz…
Biz, üzerinizdeki “ataleti atıp” Hareket mensupları ve top yekün Türk Milleti’ ne müjde mahiyetinde “ çıkışlarınızı” bekliyor ve merhum Alparslan Türkeş’in ;” Ben Türk Milletini sokaklarda ıspanak fiyatına satılan demokrasiye değil; birliğe, kardeşliğe, adalete , Hak ve hakikat yoluna, Allah Yoluna çağırıyorum, hareketin adını şöyle haykırıyorum: Yeniden Maneviyata Dönüş” çağrısını yineleyerek milyonların önüne geçmenizi bekliyoruz…
Bu milletin evlatları; yurt içinde yaşayan 86 milyon insan , yurtu dışında yaşayan 7 milyonu aşkın “ Avrupa Türkleri”, K. Kıbrıs Türk Devleti, kardeş ülkeler, özerk Türk devletleri ve yaşadıkları ülkelerde “azınlık konumunda olan” milletdaşlarımız (Toplam sayıları 350 milyonu bulan) Türk Dünyası ve kardeş ülkeler, mazlum halklar Türkiye’nin güçlü olmasıyla kendilerinin de güvende olabileceklerini bilmekte , tasamızla üzülüp kıvancımızla sevinmektedirler.
Türkiye’yi idare etmeğe talip olanlar , bu gerçeklerin şuurunda olarak hareket etmeli, “ uyuyan dev’i” uyandırıp dosta güven, düşmana korku vermelidir…
Yorum Yazın
Facebook Yorum