Son zamanlarda Almanya’da aşırı sağcı AfD’nin kapatılması için başlatılan girişimler, siyasetin çözümsüzlük batağına saplandığının bir göstergesi olarak karşımıza çıkıyor. Fakat burada gözden kaçırılan esas mesele, bu tür radikal partilerin neden yükselişe geçtiği ve diğer partilerin çözüm üretmekte neden bu kadar yetersiz kaldıklarıdır.
AfD’yi kapatmak çözüm olmayacaktır; asıl çözüm, diğer partilerin halkın gerçek sorunlarına yönelik çözüm önerileri geliştirmeleri ve küresel güçlerin isteklerine boyun eğmekten vazgeçmeleridir. Bir misal vermek gerekirse, COVID-19 salgını boyunca dünya genelinde alınan kararların ne kadar merkeziyetçi ve küresel güçlerin dayatmalarına uygun olduğunu gördük.
Karar mercilerinin, halkın sağlığı kadar önemli olan ekonomik dengeleri gözetmekte zorlanması, toplumların mevcut siyasetçilere olan güvenini zedelemiştir. Yine aynı şekilde, dünyada süregelen savaşlara bakıldığında, arabuluculuk yapması gereken liderlerin ve ülkelerin savaşan taraflardan birini destekleyerek silah ve para yardımı yapmaları, adeta katliamlara doğrudan katkı sağlamaları anlamına geliyor.
Özellikle Ukrayna-Rusya savaşında bu duruma şahit olduk; arabulucu olmak yerine çatışmayı derinleştiren tavırlar sergilendi. Bu durum da halkın öfkesini, radikal partilere yönelmesine sebep oldu. Almanya’nın bel kemiğini oluşturan otomobil sanayisi üzerindeki baskılar da dikkate değer bir başka mesele. Otomotiv sektörü, Almanya'nın ekonomik gücünü yıllardır ayakta tutan en önemli sanayi kollarından biri olmuştur.
Ancak son dönemde bu sektör bilinçli olarak hedef alınarak zayıflatılmak isteniyor. Diğer partilerin bu duruma sessiz kalmaları ve çözüm üretememeleri, halkın gözünde güven kaybına neden oldu. AfD’nin yükselişi de büyük oranda, mevcut partilerin bu tür sorunlara çözüm bulamamalarından kaynaklanıyor. Otomobil sanayisine yönelik tehditlerin karşısında duramayan bir siyasi yapı, halkın ihtiyaçlarına karşılık verememektedir.
Sonuç olarak, bir partiyi kapatmak kısa vadeli bir çözüm olabilir ancak köklü sorunlar çözülmeden halkın beklentilerine cevap vermek mümkün değildir. AfD’nin yükselişinin ardında yatan nedenler üzerine gidilmeli, sistemin tıkanan noktalarına çözüm üretebilecek alternatifler geliştirilmelidir. Aksi takdirde, bugün AfD’yi kapatsalar dahi yarın başka bir radikal parti aynı boşluğu dolduracaktır.
Yorum Yazın